Kardeşlik
Masonluk, evrensel bir kardeşlik birliğidir. İnsanlar arasında sevginin, toleransın ve kardeşliğin hüküm sürmesini; insanlığın hürriyet, barış, adalet ve huzur içinde gelişmesini hedefleyen Masonluk, ortak bir insanlık ülküsünü hedefler. Bu ülkünün gerçekleşmesi için insan kişiliğine saygıyı, bütün insanların iyiliğine çalışmayı, bireyin özgürlüğünü ve ahlaki sorumluluğunu, insanlar arasında hak ve ödev eşitliğini, bilime saygıyı ilke olarak benimser.
Masonluk bireysel bir öğrenim ve gelişim etkinliğidir. Bu öğrenim en üst düzeyde düşünce özgürlüğüne imkân tanır.
Üyelerini, toplu ya da tek tek, bir kanaat veya fikri kabul etmeye ve açıklamaya asla zorlamaz. Her üye Masonluğun temel ilkeleri ışığında izleyeceği yolu, kendi aklı ve vicdanıyla saptar. Esasen Masonluk insanın kendisini tanımasını amaçlar. Masonluk çatısı altında hakikati arayan Masonlar, orada evvela kendilerini bulduklarından, Masonluk her üyesi için değişik bir anlam ifade edebilir. Dolayısıyla Masonluk bu sitede verilen temel bilgilerden çok daha fazlasıdır: Masonluk, her Masonun kendisini özgürce ifade edebildiği bir yaşam biçimidir.
Temel İlkeler
Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası aşağıdaki hususları temel ilkeleri olarak kabul eder.
1.Masonluk Yüce Varlık’a inanan bir kardeşlik kurumudur. Masonluk, çalışmalarını Hakikat’in araştırılması yolunda yoğunlaştırır.
2.Masonluk Bütün insanlar arasında sevgi, hoşgörü ve kardeşliğin kurulmasınıve bu suretle tüm insanların özgürlük, barış, adalet ve huzur içinde gelişmesini amaçlar.
3.Masonluk tüm insanlar için ortak bir insanlık ülküsünün gerekliliğini kabul eder. Bu ülkünün gerçekleştirilmesi için özellikle şu noktaları önemli sayar:
- İnsanlar arasında sevgi, saygı ve hoşgörü.
- İnsanın temel hak ve özgürlüklerine saygı.
- İnsanın ahlakî sorumluluğu.
- İnsanlar arasında hak ve vazife eşitliği.
- İnsanlar arasında evrensel kardeşlik.
- İnsanlar arasındaki farklılığın bir zenginlik olduğu.
- Özgür düşüncenin ve bilimsel gelişmenin önemi
4.Masonluk vicdan, inanç ve düşünce özgürlüğünü temel hak olarak kabul eder.
5.Masonlar, vatandaş olarak ülkelerinin yasalarına uymak ve vatanlarına sadakat ve şerefle hizmet etmek zorundadır. Masonlar için ülkelerinin bağımsızlığı kutsaldır.
6.Masonlar için çalışmak, bir hak ve aynı zamanda bir görevdir. Masonlar, insanlığa yararlı eserler meydana getiren beden ve fikir işçiliğini aynı derecede onurlu sayarlar.
7.Masonlar, Loca olarak anılan birimler halinde çalışırlar. Loca, insan hırsının giremeyeceği tarafsız ve huzurlu bir ortamdır. Localarda din ve politika tartışmaları yapılamaz.
8.Masonluk, üyeleri arasında din, mezhep, ırk, dil, inanç, unvan ve makam ayrımı yapmaz. Üyelerini inançlı, özgür, iyi ahlâklı, namuslu, şerefli, haysiyetli ve aydın erkekler arasından seçer. Hiçbir inancı ve ülküsü olmayanları arasına kabul etmez.
9.Masonun amacı her bakımdan gelişmiş bir insan olmaktır. Her Mason bu amaca, aklın rehberliğinde sevgi, hoşgörü, güzellik ve kardeşlik duygularını arındırarak ulaşmaya çalışır.
10.Masonluk, hiç kimseyi Mason olması için hiçbir zaman ve hiçbir şekilde zorlamaz. Mason sıfatını kazananlar, gerek duymaları durumunda üyelikten ayrılmakta serbesttir.
11.Masonluğun amacı, her Masonun kendini geliştirebileceği ideal bir ortam sağlamaktır. Bu çerçevede Masonluk, toplumsal değil bireysel bir öğrenimdir ve üyelerini topluca veya bireysel olarak, bir kanaat veya fikri kabul etmeye ve açıklamaya asla zorlamaz. Her Mason, bu temel ilkeler ışığında izleyeceği yolu, kendi aklı ve vicdanıyla saptar.
12.Masonluk, bu ilkeleri benimseyip kabul eden ve bu amaçlara kendini adamak isteyen insanların çabalarını bir araya getirir.
Kimler Mason olabilir? Masonluğa medenî haklara sahip, yirmi bir yaşını doldurmuş, hür, iyi ahlâklı, çevresinde iyi tanınan aydın erkekler kabul edilir. Masonluğa müracaat eden kimse, bu müracaatını herhangi bir üyenin rica veya teşvikinden etkilenmeden, kendi hür ve serbest iradesiyle gerçekleştirmelidir. Masonluğa kabul edilmek için “Tekris” adı verilen bir giriş töreninden geçmek şarttır. Daha önce milyonlarca insanın yaşadığı Tekris Töreni, insan ruhuna hitap eden anlamlı bir geleneksel törendir. İçinde adayı utandıracak, vicdanına veya inançlarına aykırı gelecek ne bir söz ne de bir fiil vardır. Kişi nasıl ki kendi arzu ve isteğiyle Mason sıfatını kazanıyorsa, istediği zaman üyelikten ayrılmakta da serbesttir
.
Masonluk, mensuplarının üyeliklerini kendilerinin ya da tanıdıklarının profesyonel ve kişisel çıkarları lehinde kullanmalarına müsaade etmez. Bu yönde bir beklentisi olanları da üye olarak arasına almaz. Her Mason, üyeliğinin, bu tarz bir menfaate hizmet etmek için kullanılmayacağını bilir. Bu husus kendisine aday olduğu ilk gün doğrudan söylenir.
Masonluk ve Gizlilik
Bütün diğer derneklerde olduğu gibi resmî toplantılar yalnız üyelere açık, üye olmayanlara ise kapalıdır. Masonlukta gizli olarak nitelendirilebilecek tek şey üyelerinin çok eski zamanlardan beri birbirlerini tanımak için kullandıkları işaretlerdir.
Masonluğun ülküsü ve ilkeleri bir sır değildir. Masonlar arasında sır olarak kabul edilen tanışma işaretleri ise, sadece tarihten gelen sembolik bir anlam ve özellik taşır.
Masonluk üyelerine, Mason olduklarını açıklamak ya da gizlemek konusunda bir baskı yapmaz. Onları, kendi akıl ve vicdanlarıyla baş başa bırakır. Buna göre, her üyenin, Mason olduğunu açıklama özgürlüğü ve yetkisi vardır. Ancak bir üye, başka bir üyenin Mason olduğu yolunda bir açıklama yapmak yetkisini kendinde görmez.
Masonluk ve Din
Masonluk, ne bir din, ne de dinsel bir topluluktur. Dine karşı da değildir. Üyelerinin dinsel inançlarına, kanaatlerine ve fikirlerine saygı gösterir; buna hiçbir şekilde karışmadığı gibi localarda kardeşleri rahatsız edecek biçimde dinî bir tartışma yapılmasına da hiçbir surette müsaade etmez.
Diğer yandan, Masonluk salt maddeci bir dünya görüşünü de reddeder. Üyelerinin bir Yüce Varlığa inanmalarını şart koşar ve bu şartı sağlamayan insanları hiçbir suretle arasına almaz.
Esasen Masonlar çalışmalarına Evrenin Ulu Mimarı’nın adını anarak başlarlar. Bu terim, Masonluğun ayrı bir Tanrısı olduğu anlamına gelmez. Aksine, Masonun kendi inancı Tanrıyı nasıl adlandırıyorsa “Evrenin Ulu Mimarı” odur. Böylece “Evrenin Ulu Mimarı” terimi, farklı din ve inançlara mensup Masonları aynı çatı altında buluşturur.
Masonluk ve Politika
Masonluğun politikayla hiçbir ilgisi yoktur. İnsanlar arasında sevgi, hoşgörü ve kardeşliğin tesis edilmesini hedefleyen Masonluk, bu ülkünün gerçekleştirilmesini önleyen ve zedeleyen her türlü tartışma ve yorumdan uzak durur. Masonların bir araya geldiği birimler olan localarda, herhangi bir politik tartışmanın yapılmasına izin vermez.
Masonluğun kendi bünyesinde siyaset tartışmalarına izin vermemesi, üyelerinin siyasal fikir, kanaat ve inancının bulunmadığı anlamına gelmez. Doğaldır ki, her Masonun, dünyadaki bütün insanlar gibi, siyasî bir düşüncesi ve kanaati olabilir. Vicdan, inanç ve düşünce özgürlüğünü en temel hak olarak kabul eden Masonluk, bu ilkesinin gereği olarak, hiçbir üyesinin siyasî düşünce ve kanaatine karışmaz. Onları kendi siyasi düşüncelerinde tamamen özgür bırakır.
Nitekim Türkiye ve Dünya tarihinde Talât Paşa, George Washington, Garibaldi, Winston Churchill ve Salvador Allende gibi ülkelerin politik yaşamına damgasını vurmuş Masonlar vardır. Ancak devlet adamı, siyasî düşünür ya da politikacı olan bu Masonlar, siyasal yaşamlarını, Masonların yardımıyla değil mensubu oldukları partinin ya da siyasal akımların desteği ile sürdürmüşlerdir. Kaldı ki tarih boyunca, birbirine rakip siyasal akımlarda yer alan Masonlar da vardır.
Her Masonun kendine ait siyasî düşünce, kanaat ve inancı vardır. Masonların siyasî düşünce, kanaat ve inançları arasında farklılıkların bulunması doğaldır. Buradaki temel sınır, hiçbir Masonun, kendi siyasî düşünce, kanaat ve inançlarını localara yansıtmaması ve buna izin verilmemesidir. Buna bağlı olarak Masonluk, hiçbir üyesine şu ya da bu siyasî düşünce doğrultusunda davranmaya ya da tavır almaya zorlamaz, zorlayamaz.
Masonluk ve Toplum
Masonluk üyelerinden Tanrı'ya olduğu kadar ailelerine, vatanlarına ve insanlığa karşı görevlerini de yerine getirmelerini bekler. Toplumun temeli olan aile Masonluk için kutsal bir kurumdur. Ayrıca Masonlardan yurtlarını sevmeleri; yaşadıkları ülkenin yasalarına saygılı, iyi birer vatandaş olmaları; vatanlarına sadakat ve şerefle hizmet etmeleri; toplumun barış ve ahengine katkıda bulunmaları beklenir. Masonların uymakla zorunlu olduğu yasalar, sadece yaşadıkları ülkeyle sınırlı değildir. Masonluk üyelerinin çalışma ya da seyahat gibi nedenlerle bulundukları başka ülkelerin yasalarına uymalarını da zorunlu tutar.
Masonluğun temel ilkelerinden biri de yardımdır. Masonluk bir yardım kuruluşu değildir ama kardeşliğimizin başlangıcından bu yana Masonlar öksüzün, hastanın, yaşlının ve muhtaç durumda olanın yardımına koşmuşlardır.
Buna rağmen Masonluk bazı toplumlarda olumsuz algılanmaktadır. Bir toplumdaki Masonluk karşıtlığını o toplumun sosyal, ekonomik ve tarihsel çerçevesi içinde incelemek ve değerlendirmek gerekir. Ancak ana hatlarıyla şu denilebilir ki, kurulduğu ilk günden bu yana insanoğlunun fikren ve ruhen kendisini geliştirmesini hedefleyen Masonluk, bireyin gelişmesini engelleyen batıl inançların ve kör taassubun karşısında olmuştur. Bu ise, insanoğlunun fikrîve ruhî gelişimini kendi tekeli altında tutmak isteyen bazı şahıs ve kurumların Masonluğa karşı temelsiz suçlamalarda bulunmasına yol açmıştır. Masonluğa yöneltilen “Din dışı olma” ya da “Dünyayı yönetme” ithamları bu cins suçlamalara bir örnektir.
Masonluk bu suçlamaları, batıl inançlara ve taassuba saplananların Masonluğa karşı yaptıkları bir haksızlık olarak değerlendirmektedir. İşte bu yüzden, tarih boyunca, kendine karşı yapılan hiçbir saldırıya yanıt vermemiş, kendini savunma gereği duymamıştır. Zaten, kendi akıl ve vicdanıyla hareket eden her objektif insanın, Masonluğun kendisini tanımak için yaptığı açıklamaları samimiyetle anlamak istemesi, Masonluğun ne olduğunu ve ne olmadığını öğrenmesine yetecektir.
Masonluk ve Uluslararası İlişkiler Masonluk uluslararası bir kurum değildir. Sık sık iddia edildiğinin aksine, Masonluğun bir dünya merkezi yoktur ve hiçbir zaman olmamıştır. Masonluk, her ülkede, o ülke sınırları içinde faaliyet gösteren bir Büyük Loca tarafından yönetilir. Hiçbir ülkedeki Büyük Loca, başka bir ülkedeki Büyük Loca’nın işlerine karışamaz. Devletlerarası hukukta olduğu gibi, bütün Büyük Localar birbirleriyle eşittir ve aynı haklara sahiptir. Özetle Masonluk, bulunduğu her ülkede ulusal bir kurumdur. Masonluk, bulunduğu ülkedeki toplumun inançlarına, duygu ve düşüncelerine, geleneklerine, folkloruna, ulusal kültürüne, sosyal yapısına ve ulusal değerlerine uyar. Aksi olsa, zaten yaşayamaz.
Bu durum, Masonlukta uluslararası ilişkiler olmadığı anlamına gelmez. Büyük Localar, tıpkı devletlerin birbirini tanımaları ve diplomatik ilişki kurmaları gibi, başka ülkelerde faaliyet gösteren Büyük Localarla tanışabilirler. İki Büyük Locanın birbirlerini tanımaları, birbirlerinin Masonluk anlayışını benimsedikleri ve birbirlerinin üyelerini Mason olarak kabul ettikleri ve birbirlerinin toplantılarına katılma hakkına sahip oldukları anlamına gelir. Büyük Locaların birbirleriyle tanışma ilişkileri bunun ötesine geçmez. Dünya genelinde, birbirlerini tanıyan Büyük Localar olduğu gibi tanımayanlar da vardır. Zira her Büyük Locanın kendisine göre bir Masonluk anlayışı vardır. Türkiye’de faaliyet gösteren Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası, dünyada yüzkırkı aşkın Büyük Locayla tanışmaktadır.
Masonik Kuruluşlar Bugün Dünya’da Masonluğun başıca iki kola ayrıldığı kabul edilmektedir:
- Anglosakson Masonluğu geleneğini ve anlayışını kabul eden ve genellikle Büyük Loca (Grand Lodge) adını alan kuruluşlar.
- Kıta Avrupa’sı Masonluğu geleneğini ve anlayışını kabul eden ve genellikle Büyük Doğu (Grand Orient) adını alan kuruluşlar.
Ülkemizdeki Hür ve Kabul edilmiş Masonlar Büyük Locası (HKEMBL) İngiltere Büyük Locasının da içinde bulunduğu birinci grupta yer almaktadır.
Fransız Büyük Doğusu’nun gelenek ve anlayışını devam ettiren ikinci grup kuruluşların ülkemizdeki örneği ise Türkiye Büyük Mason Mahfili adıyla kurulmuş olup bugün Özgür Masonlar Büyük Locası adıyla tanınan kuruluştur.
Bugün Dünyadaki masonluk denince akla gelen kuruluşlar sadece Büyük Loca ve Büyük Doğu kuruluşlarından ibaret değildir. Amaçları, ilkeleri ya da çalışma yöntemleri bakımından Masonluk ile yakınlık ve benzerlik gösteren fakat ne Büyük Localar ve ne de Büyük Doğular ile herhangi bir organik bağı olmayan bazı oluşumlar da bulunmaktadır. Bunlar çoğu kez paramasonik kuruluşlar olarak anılmaktadır.
Tanıma Masonlukla ilgili pek çok ve çeşitli kuruluşların ortaya çıkması, bunların aralarındaki ilişkilere bir düzen getirilmesi ihtiyacını doğurduğu için, zamanla devletler arasındakine benzer, bir sistem kurulmuştur. Bir masonik kuruluşun diğer bir masonik kuruluşu düzenli olarak benimsendiğinin ve bu iki kuruluş arasında dostluk ilişkileri kurulacağının karşılıklı olarak teati edilen yazılarla belgelenmesi şeklinde tanımlanabilecek bu uygulamaya “Tanıma“ adı verilmektedir. İki masonik örgüt arasında “Tanıma” olayının gerçekleşmesinden doğan sonuçların belki de en önemlisi şudur: Bir masonik örgütün üyesi o örgütü “tanıyan” bir diğer örgütün toplantısına katılma hakkına sahip olur.